Wehrmacht savaş suçları

Fransa'da Karl Dönitz'e geri Hitler selamı veren Wehrmacht subayları, 1941. Wehrmacht'ın Nazi ırkçı ideolojisi ve Holokost ile olan bağları tarih boyunca bir tartışma konusu olmuştur.[1]
9 Eylül 1939'daki Ciepielów Katliamı'nda en az 250 Polonyalı savaş esiri Wehrmacht'ın 15. Motorize Piyade Alayı'na bağlı birlikter tarafından öldürüldü.[2] Ciepielów Katliamı, Polonya Seferi sırasında Wehrmacht'ın işlediği savaş suçlarının en büyük ve bilinenlerinden biridir.[3]
Fransa'daki Brest kentinde yer alan ve askerî genelev olarak kullanılan bir sinagoga giren Alman askerleri, 1940. Avrupa boyunca 34.140 kadın ve genç kız, seks kölesi olarak kullanılmak üzere Alman ordusu tarafından sokaklardan kaçırılıp toplandı ve askerî genelevlerde çalışmaya zorlandı.[4]

1935 ile 1945 yılları arasında Nazi Almanyası'nın silahlı kuvvetleri olan Wehrmacht, II. Dünya Savaşı sırasında Polonya, Yunanistan, Sırbistan ve Sovyetler Birliği başta olmak üzere işgali altındaki bölgelerde çeşitli savaş suçları işledi.[5] Wehrmacht'ın dahil olduğu ilk önemli çarpışma, 1 Eylül 1939'da başlayan Polonya Seferi'ydi. Nihai Çözüm'ün mimarı olan Reinhard Heydrich, Nisan 1939'da Wehrmacht ve Einsatzgruppen'in istihbarat bölümleri arasında işbirliği gerçekleşmesini çoktan sağlamıştı.[6] Ordunun Polonya'daki eylemleri daha sonra gerçekleşecek olan imha savaşının başlangıcıydı, Wehrmacht sivillerin ve potansiyel partizanların toplu olarak katledilmesinde yer almaya ilk kez Polonya'da başladı.[7]

Barbarossa Harekâtı öncesinde ve harekât sırasında Alman askerleri defalarca kez Bolşevik karşıtı, antisemitist ve Slav karşıtı propagandaya maruz bırakıldılar.[8] İstila sırasında Wehrmacht subayları, Sovyetler Birliği'ni askerlerine hâlâ "Yahudi-Bolşevik alt insanlar", "Moğol orduları" ve "Kızıl canavar" olarak anlatıyorlardı.[9] Bunların sonucu olarak, birçok Alman askeri savaşı ırkçı Nazi propagandasının bakış açısından görüyor ve Sovyet vatandaşlarını alt insanlar olarak tanımlıyordu.[10] Generaloberst Erich Hoepner, 4. Panzer Ordusu'na yaptığı bir konuşmada Sovyetler Birliği'ne karşı savaşın "Alman halkının varoluş mücadelesinin önemli bir parçası" olduğunu ve "mücadelenin bugünün Rusyasının yok edilişini hedeflemesini ve bu nedenle benzersiz bir sertlikle yürütülmesini" söyleyerek Nazilerin ırkçı propagandalarını yineledi.[11]

Sovyet Belarusu, dönemin tarihçileri tarafından "1941 ile 1944 yılları arasında dünyadaki en ölümcül yer" olarak tanımlanıyordu.[12] Her üç Belarusludan biri II. Dünya Savaşı sırasında öldü. Bölgede Holokost çoğunlukla yerleşim yerlerinin yakınında gerçekleştirildi. Kurbanların çok azı Auschwitz gibi imha merkezlerinde öldüler.[13] Sovyet Yahudilerinin çoğu daha önce Yerleşimin Soluğu olarak bilinen, Batı Rusya'nın bir bölgesinde yaşıyordu.[14] Savaşın başlarında Wehrmacht, Einsatzgruppen'e yardım etmekle görevlendirilmişti. Krupki'deki katliam gibi bazı durumlarda, bu, ordunun onları öldürmekle görevlendirilmiş SS subaylarıyla buluşmaları için kasabanın 1.000 kişilik Yahudi nüfusunu bir buçuk mil boyunca yürütmesi anlamına geliyordu. Zayıf ve hasta olanlar kamyonlar ile taşındılar ve yoldan çıkanlar vurularak öldürüldüler. Alman birlikleri katliam sırasında bölgeyi korudu ve çukurlara fırlatılan Yahudileri SS ile birlikte vurdu. Krupki, bu şekilde gerçekleşmiş birçok katliamdan biriydi; Wehrmacht, gerçekleştirilen endüstriyel toplu katliamın sorumlularından biriydi.[15]

Alman askerî genelevleri, işgal altındaki Avrupa'nın çoğunda kuruldu.[16] Doğu Avrupa'daki vakaların çoğunda, kadınlar ve genç kızlar, seks kölesi olarak kullanılmak üzere Alman ordusu ve polis tarafından sokaklardan kaçırılıp toplanıyordu.[17][18] Kadınlar, üç Reichsmark'lık bir ücret ile günde ortalama 32 erkek tarafından tecavüze uğruyordu.[18] İsviçreli bir Kızıl Haç görevlisi olan Franz Mawick tanıklık ettiklerini 1942'de şöyle anlattı:[18]

Üniformalı Almanlar... 15 ve 25 yaşları arasındaki kadınlara ve kızlara sabit bir şekilde bakıyorlar. Askerlerden biri bir cep feneri çıkarıyor ve kadınlardan birinin doğrudan gözlerinin içine doğru parlatıyor. İki kadın bıkkınlık ve boyun eğme içinde soluk yüzlerini bize çeviriyorlar. İlki yaklaşık 30 yaşında. 'Bu yaşlı fahişe buralarda ne arıyor?'- üç askerden biri gülüyor. 'Ekmek, efendim' - kadın soruyor... 'Kıçına tekme yiyeceksin, ekmek değil' - asker cevap veriyor. Cep fenerinin sahibi ışığı yeniden kızların yüzlerine ve bedenlerine yönlendiriyor... En küçüğü belki de 15 yaşında... Ceketini açıyorlar ve onu ellemeye başlıyorlar. 'Bu yatak için ideal' - askerlerden biri diyor.

Yazar Ursula Schele, Sovyetler Birliği'nde on milyon kadar kadının Wehrmacht mensupları tarafından tecavüze uğramış olabileceğini ve tecavüze uğrayan her on kadından birinin hamile kalmış olabileceğini tahmin ediyor.[19] Alex J. Kay ve David Stahel tarafından gerçekleştirilen bir çalışmaya göre, Sovyetler Birliği'nde görev yapan Wehrmacht askerlerinin çoğunluğu savaş suçlarında yer aldı.[20]

Yugoslavya ve Yunanistan, İtalyanlar ve Almanlar tarafından ortaklaşa istila edildiler. Almanlar istilaların başarıyla sonlanmasının ardından hızlıca Yahudileri toplayıp öldürmeye başladılar, ancak İtalyanlar Yahudilerin katledilmesinde yer almayı reddettiler. Wehrmacht subayları, Yahudilerin Alman işgali altındaki bölgelerden göçünü durdurmaları için İtalyan meslektaşlarına baskı uygulamaya çalıştı; ancak İtalyan subaylar bu talepleri ciddiye almadılar. General Alexander Löhr bunu "tiksinti" ile karşıladı ve İtalyanları "zayıf" olarak nitelendirdi.[21] Daha sonra Hitler'e bir bildiri yazdı ve bu bildiride "Hırvat hükûmetinin Yahudilerle ilgili yasalarının uygulanması İtalyan yetkililer tarafından o kadar zayıflatılıyor ki kıyı bölgesinde - özellikle Mostar, Dubrovnik ve Crikvenika'da - çok sayıda Yahudi İtalyan ordusu tarafından korunuyor ve diğer Yahudilere sınırdan Dalmaçya'ya ve İtalya'nın kendisine kadar eşlik ediliyor" dedi.[22] Wehrmacht, 1941'in ortalarından itibaren Sırbistan'ın Yahudilerini öldürmeye başladı. Bu imha operasyonu, SS'in müdahalesi olmadan Wehrmacht tarafından bağımsız olarak başlatıldı.[23]

Holokost Wehrmacht personeli arasında yaygın olan bir bilgiydi ve askerlerin büyük çoğunluğu Nazi soykırımlarından haberdardı. Sovyetler Birliği'nden geri çekilme sırasında, Alman subaylar soykırım hakkındaki belgeleri imha etti.[24] Wehrmacht askerleri, SS ve Einsatzgruppen ile aktif olarak işbirliği yaptılar ve Babi Yar gibi bazı toplu katliamlarda yer aldılar.[25] Wehrmacht memurları, Einsatzgruppen ile olan ilişkilerinin çok yakın ve vazgeçilemez olduğunu düşünüyorlardı.[26]

Ayrıca bakınız

[değiştir | kaynağı değiştir]
Özel
  1. ^ Bartov 1999, ss. 129-150.
  2. ^ "OKŚZpNP w Lublinie poszukuje osób mających wiedzę dot. zbrodni popełnionych we wrześniu 1939 przez żołnierzy 29 Dywizji Wehrmachtu na terenie Lipska, Ciepielowa i okolic". Instytut Pamięci Narodowej (Lehçe). 29 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  3. ^ Levene 2013, s. 48.
  4. ^ Lenṭin 2000, ss. 33-34.
  5. ^ Waitman 2014, s. 16.
  6. ^ Waitman 2014, s. 46.
  7. ^ Waitman 2014, s. 48.
  8. ^ Evans 1989, s. 59.
  9. ^ Evans 1989, ss. 59-60.
  10. ^ Förster 2005, s. 127.
  11. ^ Ingrao 2013, s. 140.
  12. ^ Waitman 2014, s. 27.
  13. ^ Waitman 2014, ss. 27-29.
  14. ^ Levene 2013, s. 30.
  15. ^ Levene 2013, ss. 65, 76.
  16. ^ Herbermann 2000, s. 34.
  17. ^ Yudkin 1993, ss. 13-22.
  18. ^ a b c Gmyz, Cezary (22 Nisan 2007). "Seksualne niewolnice III Rzeszy" (Lehçe). WPROST.pl. 15 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  19. ^ "Zur Debatte um die Ausstellung Vernichtungskrieg. Verbrechen der Wehrmacht 1941–1944 im Kieler Landeshaus 1999" (PDF) (Almanca). gegenwind.info. 1999. s. 9. 27 Mart 2004 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. 
  20. ^ Kay & Stahel 2018, ss. 173-194.
  21. ^ Wette 2007, ss. 134-135.
  22. ^ Wette 2007, s. 136.
  23. ^ Wette 2007, s. 137.
  24. ^ Wette 2007, ss. 199-201.
  25. ^ Heer 2008, s. 38.
  26. ^ Hilberg 1985, s. 301.
Genel