Stalin kişi kültü

Vikipedi, özgür ansiklopedi

1950 yılında Leipzig'de halka açık bir etkinlikte sergilenen Stalin posteri
Çin Halk Cumhuriyeti'nde Stalin'in 70. doğum günü kutlaması
70. doğum günü töreninde Stalin, solda Çin komünist lideri Mao Zedong, Mareşal Nikolai Bulganin, sağda Alman komünist lideri Walter Ulbricht ve Moğol komünist lideri Yumjaagiin Tsedenbal ile birlikte.

Stalin kişi kültü, Josef Stalin şahsında, onun tüm kişiliğinin bir kült haline getirilmesidir. Özellikle Aralık 1929'da Stalin'in 50. yaş günü kutlamasından sonra Sovyetler Birliği kültürünün önemli bir parçası hâline gelmiştir.[1] Stalin'in yönetimi boyunca Sovyet basını Stalin'i her şeye kudreti yeten, her şeye vâkıf olan bir lider olarak sunmuş ve Stalin'in adı ile imgesi her an her yerde karşılaşılır hâle gelmiştir. 1936'dan itibaren Sovyet yazılı basını Josef Stalin'den Ulusların Babası olarak söz etmeye başlamıştır.[2]

Kitle iletişim araçlarında Stalin imgesi[değiştir | kaynağı değiştir]

Doğu Berlin'de Özgür Alman Gençliği örgütünün kadın üyeleri 3. Dünya Gençlik ve Öğrenci Festivalinde Stalin'in resimlerini taşırken.

Sovyet basını sürekli olarak Stalin'i "Büyük", "Sevgili", "Cesur", "'Ârif", "Esin kaynağı" ve "Dahi" gibi sıfatlarla tanımlamaktaydı.[3] Stalin güçlü fakat "çocukları" olarak tanımlanan Sovyet halkına karşı aynı zamanda şefkatli bir baba figürü olarak tasvir edilirdi.[4] "Stalin ve çocukları" kavramı putlaştırma yolunda ana unsur hâline geldi. Stalin sıklıkla farklı etnik gruplardan gelen bir dizi Sovyet çocuğu ile hediye alıp verme merasimlerine katılmaktaydı. 1935'ten itibaren doğumhanelerin, yetimhanelerin ve okulların kapılarında "Mutlu bir Çocukluk için Teşekkürler, Sevgili Yoldaş Stalin" sloganı yaygınlaşmaya başladı. Bu slogan aynı zamanda festivallerde çocuklar tarafından şarkı olarak söylenmekteydi.[5]

Yazar Victoria Bonnell'e göre, Stalin'in "baba" olarak tanımlanması Sovyet propagandacılarının geleneksel dinî semboller ile dili birleştirmelerinin bir yoluydu. Buna göre, artık ana amaç "baba" ya da "peder" tanımlamasının Rus Ortodoks rahiplerden çok, Stalin için kullanılmasını sağlamaktı. Ayrıca Stalin'in putlaştırılması sürecinde Hristiyan merasim ve ikonlara bağlılık geleneği de Stalinci gösteri yürüyüşleri ve Stalin heykelleri, büstleri, resimleri ile kullanılmıştır. Bunun yanında Bonnell, dinin çeşitli yönlerini Stalin'in putlaştırılması sürecinde kullanılmasının amacının, halkın bağlılığının kiliseden Stalin'e doğru kaydırılması olduğunu belirtmiştir.[6] Atılan nutuklar Stalin'i "En iyi kolhoz işçimiz", "En iyi yol işçimiz", "En iyimizin en iyisi" ve "Sevgilimiz, Yol Gösteren Yıldızımız" şeklinde tanımlıyordu.[3]

Başlangıçta basın aynı zamanda Stalin ile sıradan insanlar arasındaki doğrudan bağlantıyı da göstermeyi amaçlamıştı. Gazetelerde sıklıkla tarım ve sanayi işçilerinden Stalin'e gelen ve Sovyet liderini öven toplu mektupların[7] yanı sıra, Stalin ile yapılan görüşmeler hakkında yazılar ve şiirler de yayımlanmaktaydı. Ancak bu tarz yayımlar II. Dünya Savaşı'ndan sonra azaldı. Stalin kamu yaşamından çekildi ve basın daha uzaktan ilişkiler üzerine odaklandı.[8]

Stalin'in toplu iletişimde kullanılan imgesinin başka önemli bir parçası da Vladimir Lenin ile yakın ilişkisidir. Sovyet basını sürekli olarak Lenin hayatta iken onun yakın arkadaşının Stalin olduğunu ve dolayısıyla da Lenin'in öğretilerini Stalin'in yakından takip ettiğini ve Lenin'in ölümünden sonra da Bolşevik ancak mirasını onun devam ettirebileceğini vurgulamıştır.[9] Stalin sürekli olarak açıkça Lenin'in yanılmazlığını şiddetli bir şekilde savunmuştur. Bu durum, Leninizmin sadık takipçisi olarak kendi liderliğinin de aynı şekilde yanılmaz olduğunun ima edildiği görüşlerine yol açmıştır.[10] Her ne kadar Lenin'in kendisini eleştiren ve Komünist Parti liderliğinden alınması gerektiğini söyleyen sözlerini tamamen bastırmayı başaramamış olsa da, Lenin'in ölümünden sonra ikisini bir bankın üzerinde oturup dostça sohbet ederken gösteren bir fotoğrafın 500.000 adet kopyası Sovyetler Birliği'nin her bir yanında birdenbire ortaya çıktı.[3] 1932'den önce Sovyet propaganda afişlerinin çoğu Lenin ile Stalin'i birlikte göstermiştir.[11] Sonrasında ise Sovyet basınında Stalin'e daha çok odaklanılmış, Lenin figürünün kullanımı azaltılmış ve Stalin Leninizmin temsilcisi olarak tasvir edilmiştir. Başlangıçta Sovyet basını Sovyetler Birliği'ndeki tüm başarıyı hem Lenin hem de Stalin'in ferasetli liderliğine bağlıyordu fakat zamanla Sovyet başarısının tek sebebi Stalin olarak gösterilmeye başladı.[12]

Diğer bağlılık gösterim şekilleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Stalin edebiyat, şiir, müzik, resim ve film sanatlarında yaltakçılığa varacak şekilde bağlılığın gösterilmesinde odak noktasına kondu. Bunun bir örneği A. V. Avidenko'nun "Stalin'e Methiye"sidir:

Teşekkür ederim, Stalin. Teşekkür ederim, çünkü sevinç doluyum. Teşekkür ederim, çünkü iyiyim. Ne kadar yaşlanırsam yaşlanayım, iki gün önce Stalin'i nasıl ağırladığımızı hiçbir zaman unutmayacağım. Yüzyıllar geçecek, ve yine de gelecek olan nesiller bizi fanilerin en mutlusu, insanların en mesudu olarak görecek çünkü biz yüzyılların yüzyılında yaşadık, çünkü biz Stalin'i, bize ilham veren önderimizi görmekle şereflendirildik. Her şey sana ait, büyük ülkemizin lideri... Ve sevdiğim kadın bana bir çocuk bahşettiğinde ağzından çıkacak olan ilk kelime Stalin olacak...[13]

Kamusal alan çok sayıda Stalin resim ve heykelleri ile donatıldı. Stalin, heykellerinde genellikle çok uzun boylu olan Çar III. Aleksandr'a benzer bir cüssede tasvir edilir fakat fotoğraf kanıtları boyunun 1,65 ile 1,68 m arasında olduğunu gösterir.

Stalin temalı sanat 1930'ların başından itibaren başladı, birçok evde lidere ithaf edilen ve portresini taşıyan "Stalin odaları" kuruldu.[14]

Kültün doğuşuyla birlikte bir yeniden adlandırma çılgınlığı da başladı; çok sayıda kasaba, köy ve şehre Stalin'in adı verildi. Stalin Ödülü ve Stalin Barış Ödülü de onun şerefine adlandırılmıştır. Aynı zamanda kendisine birçok abartılı unvan da verilmiştir: "Bilim Coryphaeusu", "Ulusların Babası", "İnsanlığın Parlak Dahisi", "Komünizmin Büyük Mimarı", "İnsan Mutluluğunun Bahçıvanı" ve bunun gibi diğerleri.

II. Dünya Savaşı sırasında Stalin'in adının yeni Sovyet ulusal marşına eklenmesiyle Stalin kültü yeni boyutlara ulaştı.

Erken Sovyet dönemi tarihinin yeniden yazılması[değiştir | kaynağı değiştir]

Stalin ve methedicileri Stalin'e 1917 Ekim Devriminde ve Bolşeviklerin iktidarı aldığı dönemde daha önemli bir rol biçmek için Sovyet tarihini yeniden yazdılar. Gözden geçirilmiş bu yeni tarihe göre Ekim Devrimi sırasında Lenin'in sağ kolu Lev Troçki değil, Stalin idi. Bu amaca yönelik olarak bazı belgelerin gizlenmesi bunların eksik ve yanlış olduğu iddiasıyla Stalin tarafından da desteklendi. Bunların yerine, Stalin kendisinin parti tarihi ve felsefesi üzerine önde gelen otorite olduğunu belirtti.[15]

Koşulsuz destek yanılsaması[değiştir | kaynağı değiştir]

Stalin kişi kültü asıl olarak Sovyet kitleleri arasında bulunmaktaydı ve politbüro ile partinin diğer üst düzey üyeleri arasında bu kült ile ilgili açık bir gösterim bulunmamaktaydı. Fakat Stalin, parti içinde karşı düşüncelere karşı olan düşük toleransı ile ünlenmişti ve Stalin'in tepkisini çekmekten korkan parti üyeleri kendi görüşlerini dürüst olarak belirtmekten çekiniyorlardı. Özellikle de 1937 ve 1938 Büyük Temizlik dönemindeki gelişmeler buna örnek teşkil eder. Bu korku atmosferi ve oto-sansür Stalin'in koşulsuz hükûmet desteğine sahip olduğu yanılsamasını yarattı ve bu destek algılaması da Sovyet halkının Stalin kültüne inanmasını daha da artırdı.[16] Her ne kadar resmî üniforma olmasa da, Sovyetler Birliği'nin her yerinde parti liderleri bağlılıklarını göstermek için Stalin'in her zaman giydiği koyu yeşil ceketini, süvari pantolonunu, çizmelerini ve şapkasını taklit eden kıyafetler giydiler.[3]

II. Dünya Savaşı yıllarında halkı Nazilere karşı savaşa teşvik etmek için Stalin kişi kültü ve sosyalist yurtseverlik motifleri sinema, tiyatro, edebiyat gibi hemen hemen yaşamın her alanında işlendi. Sinema alanında Stalin'i Lenin'in vazgeçilmez takipçisi olarak gösteren Büyük Şafak, Klyatva, Unutulmaz Yıl 1919 gibi sinema filmleri buna örnektir.[17][18] Savaş sonrasında bu kült işlenmeye devam etti.[19]

Stalin'in kendi kişisel kültü hakkında düşünceleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Stalin'in kendini çevreleyen kült hakkında ne düşündüğü açık değildir. Lenin gibi Stalin de halk içinde tevazu ve gösterişsiz şekilde davranıyordu. John Gunther 1936 yılında Stalin'in ziyaretçilerine karşı gösterdiği nezaketi ve iyi davranışı kastederek "O âsude görünen tek diktatör" diye yazmıştır.[3] 1930'larda Stalin bazı konuşmalarında liderlerin bireysel önemini azaltan ve kendisi etrafında oluşan kültü Bolşevik olmayan davranış olarak niteleyip kötülemiş ve bireyler yerine daha geniş sosyal güçlerin önemini vurgulamıştır. Stalin, Lenin'in bir lider olarak çok büyük hürmet görmesi gerekliliğinin tek nedeninin Lenin'in bu sosyal güçleri anladığını ve dolayısıyla da Sovyet halkının arzularını nasıl etkin bir şekilde yönlendireceğini bildiği için olduğunu belirtmiştir. Stalin'in halk içindeki davranışları kendi kültünü küçümsediği beyanını destekler niteliktedir. Stalin sıklıkla Kremlin kabul raporlarını düzelterek kendisi için olan alkışları kısa kesmiş ve diğer Sovyet liderlerini alkışlatmıştır.[20] Walter Duranty Stalin ile yaptığı bir röportajın taslağında kullandığı "Lenin'in otoritesinin mirasçısı" ifadesini Stalin'in düzelterek "Lenin'in sadık hizmetkarı" olarak değiştirdiğini bildirir.[3] Ayrıca 1936'da Stalin kendi adının yer adı olarak verilmesini yasaklamıştır.[21] Gunther yine de Stalin'in bazen kendisinden üçüncü şahıs zamiri kullanarak söz ettiğini söyler.[3]

Öte yandan, Stalin kendisine karşı gösterilen bu aşırı bağlılık gösterilerini durdurma gücüne sahip olsa da bunu yapmamayı tercih etmiştir.[3] Özel olarak bunu durdurmaya çalıştığını belirtse de herkes bunu sahte tevazu olarak algılamıştır. Stalin daha önce ülkenin başında bulunan çara tapmaya alışmış olan Sovyet nüfusunun basit çoğunluğu için bu kişi kültünün gerekli olduğunu kabul etmiş fakat daha aydın kitle için ise bunun parti ideallerine verilmesi gereken önemi baltalayacağından çekinmiştir.[22] Stalin'in evlâtlığı Artyom Sergeev, Stalin ile oğlu Vasily arasındaki bir tartışmayı hatırlar. Stalin oğlu Vasily'nin sarhoşken yaptıklarından kurtulmak için soyadını kullandığını öğrenince, ona bağırır. Vasily "Ama ben de Stalin'im," diye karşılık verince Stalin "Hayır, değilsin," der. "Sen de Stalin değilsin, ben de Stalin değilim. Stalin Sovyet gücüdür. Stalin gazetelerde, portrelerde olan kişidir; ne sen, ne de ben!"

Bir dereceye kadar Stalin Sovyet halkının kendisine olan bağlılığını partinin vücuda gelişi olarak görmüştür fakat özel yaşamına ve aile hayatına olan ilginin önüne geçmiş ve kişisel bilgilerinin ancak sınırlı ölçüde açıklanmasına izin vermiştir.[21] Halkın önüne nadiren çıkmış ve 1930'ların ortalarına gelindiğinde yalnızca yedi yabancı gazeteci ile röportaj yapmıştır. İlk beş yıllık plan süresince 18 ay boyunca herhangi bir nutuk vermek için bile halkın önüne çıkmamıştır.[3]

Fin komünist Arvo Tuominen 1935 yılbaşı kutlamasında kadeh kaldırılırken Stalin tarafından söylenen şu alaycı ifadeleri aktarır: "Yoldaşlar! Babamız, yaşamımız ve güneşimiz, ulusların kurtarıcısı, sosyalizmin mimarı [o günlerde onun için söylenen tüm lafları saydı] – Josef Vissarionoviç Stalin'e kadehimi kaldırıyorum ve umarım bu dâhi hakkında bu akşam yapılacak olan ilk ve tek kadeh kaldırma bu olur."[23]

Stalin'in Çocukluk Öyküleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Stalin'in Çocukluk Öyküleri, içinde Stalin'in çocukluğuna dair öyküleri barındırdığını iddia eden bir kitaptı. 16 Şubat 1938 tarihinde kitabın dağıtılmasından kısa bir süre sonra Stalin, yazdığı bir mektupta kitabı şu şekilde eleştirmiştir:

"Stalin'in Çocukluk Öyküleri" adlı kitabın yayımlanmasına kesinlikle karşıyım. Kitap, içinde çok sayıda yanlışlıklar, değişiklikler, abartmalar ve hak etmediğim iltifâtlar barındırmaktadır. Bazı amatör yazarlar, değersiz yazarlar (belki samimî değersiz yazarlar) ve bazı dalkavuklar yazarın yolunu şaşırtmış. Yazarın utanması gerekir fakat gerçek gerçektir. Yine de en önemli konu bu değildir. Önemli olan bu kitabın Sovyet çocuklarının (ve genel olarak Sovyet halkının) gözünde liderlerin kişisel özelliklerini yanılmaz kahramanlar olarak kazımaya yönelmiş olmasıdır. Bu tehlikeli ve zarar vericidir. "Kahramanlar" ve "kitle" teorisi Bolşevik değil, Sosyal Devrimci bir teoridir. Kahramanlar topluluğu yaratır, onları kitleden topluluğa dönüştürür, der Sosyal Devrimciler. Kahramanları yapan halktır, diye cevaplar Bolşevikler. Bu kitap Sosyal Devrimcilerin amaçlarına hizmet etmektedir. Sosyal Devrimcilerin işine yarayan hangi kitap olursa olsun, ortak Bolşevik davamız yolunda yok olacaktır. Bu kitabın yakılmasını öneriyorum.[24]

Kişi kültünün sonu ve destalinizasyon[değiştir | kaynağı değiştir]

Stalin'in 1953'te ölümünden sonra 1956 yılında gerçekleşen Sovyetler Birliği Komünist Partisi 20. Kongresinde Nikita Hruşçov'un "Gizli Söylev" olarak bilinen konuşmasında Stalin kişi kültü reddedilmiştir: "Bir kişiyi yükselterek bir tanrının doğaüstü niteliklerine sahip bir insan ötesi varlığa dönüştürmek Marksizm-Leninizmin ruhuna yabancıdır ve buna izin verilmemelidir."[25] Bu söylev sonrasında destalinizasyon olarak bilinen dönem başladı ve Sovyet toplumu üzerindeki Stalin nüfuzunun yok edilmesini, buna bağlı hiyerarşik yapı ve ideolojik hâkimiyetin geriletilmesini amaçlayan politikalar geliştirildi.

Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ Graeme Gill, "The Soviet Leader Cult: Reflections on the Structure of Leadership in the Soviet Union", British Journal of Political Science 10 (1980): 167.
  2. ^ Father of Nations 30 Eylül 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. at the Encyclopedic dictionary of catchy words and phrases.
  3. ^ a b c d e f g h i Gunther, John (1936). Inside Europe. Harper & Brothers. ss. 404-405,418-420,422. 29 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2016. 
  4. ^ Gill, "The Soviet Leader Cult", 171.
  5. ^ Catriona Kelly, "Riding the Magic Carpet: Children and the Leader Cult in the Stalin Era", The Slavic and East European Journal 49 (2005): 206–207.
  6. ^ Victoria E. Bonnell, The Iconography of Power: Soviet Political Posters Under Lenin and Stalin (Berkeley: University of California Press, 1999), 165.
  7. ^ Benno Ennker, "The Stalin Cult, Bolshevik Rule and Kremlin Interactions in the 1930s", in The Leader Cult in Communist Dictatorship: Stalin and the Eastern Bloc, ed. Balázs Apor et al. (New York: Palgrave Macmillan, 2004), 85.
  8. ^ Kelly, "Riding the Magic Carpet", 208.
  9. ^ Gill, "The Soviet Leader Cult", 168.
  10. ^ Robert Tucker, Stalin in Power: the Revolution From Above, 1929–1941 (New York: Norton, 1990), 154.
  11. ^ Bonnell, The Iconography of Power, 158.
  12. ^ Gill, "The Soviet Leader Cult", 169.
  13. ^ Avidenko, A. O. Halsall, Paul (Ed.). "Hymn to Stalin". Internet Modern History Sourcebook. Fordham University, 1997. 14 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül 2012. 
  14. ^ Catriona Kelly, "Riding the Magic Carpet", 202.
  15. ^ Tucker, Stalin in Power, 155.
  16. ^ Ennker, "The Stalin Cult", 88.
  17. ^ Hoberman, J. (1999). The Red Atlantis: Communist Culture in the Absence of Communism (İngilizce). Temple University Press. ss. 31-33. ISBN 978-1-56639-643-1. 
  18. ^ Miera Liehm, Antonin J. Liehm. The Most Important Art: Soviet and Eastern European Film After 1945. ISBN 0-520-04128-3. s. 51-52.
  19. ^ Denise J. Youngblood. Russian War Films: On the Cinema Front, 1914-2005. University Press of Kansas (2007). ISBN 0-7006-1489-3. s. 95-101.
  20. ^ Sarah Davies, "Stalin and the Making of the Leader Cult in the 1930s", in The Leader Cult in Communist Dictatorship: Stalin and the Eastern Bloc, ed. Balázs Apor et al. (New York: Palgrave Macmillan, 2004), 30–31.
  21. ^ a b Davies, "Making of the Leader Cult", 41.
  22. ^ Davies, "Making of the Leader Cult", 37–38.
  23. ^ Arvo Tuominen, The Bells of the Kremlin, ed. Piltti Heiskanen, çeviri Lily Leino (Hanover: University Press of New England, 1983), 162.
  24. ^ Voprosy Istorii(Questions of History)No. 11, 1953
  25. ^ Lilya Kaganovsky, How the Soviet Man Was Unmade (University of Pittsburgh Press, 2008), 146.