Sivrisinek

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Sivrisinek
Dişi bir Culiseta longiareolata
Biyolojik sınıflandırma
Üst âlem: Eukaryota
Âlem: Animalia
Alt âlem: Eumetazoa
Şube: Arthropoda
Alt şube: Hexapoda
Sınıf: Insecta
Takım: Diptera
(Çift kanatlılar)
Alt takım: Nematocera
(Sivrisinekler)
İnfra takım: Culicomorpha
Üst familya: Culicoidea
Familya: Culicidae
Meigen, 1830
Alt familya ve Cinsler

Metne bakınız.

Kan emmek için insanın kolunu ısıran dişi bir sivrisinek (Tasmanya, Avustralya).
Aedes aegypti
Aedes albopictus
Anopheles gambiae
Culex pipiens
Ochlerotatus.punctor
Sivrisinek gözü
1: baş; 1.1: hortum; 1.2: flagellomer; 1.3: duyarga; 1.4: palpler; 1.5: bileşik göz; 1.6: art kafa; 2: göğüs; 2.1: antepronotum; 2.2: scutum; 2.3: scutellum; 2.4: postnotum; 2.5: halter; 3: karın; 3.1: karın bölütleri; 3.2: cercus; 4: ön bacak; 4.1: tarsomeres; 4.2: tibia; 4.3: femur; 5: orta bacak; 6: arka bacak; 7: kanat; 7.1: uzunlamasına damarlar; 7.1.1: costa; 7.1.2: subcosta; 7.1.3: radius; 7.1.4: media; 7.1.5: cubitus; 7.1.6: anal; 7.2: çapraz damarlar; 7.2.1: radial-medial; 7.2.2: medial-cubital; 7.2.3: humeral

Sivrisinek, Latince: Culiseta longiareolata çift kanatlılar (Diptera) takımının Culicidae familyasından kan emici zararlı böceklerin ortak adı.

Kan emmek için yaklaşırken vızıltılı sesleriyle kolayca tanınan, ince uzun bacaklı narin böceklerdir.

Larvaları alt familyaya bağlı olarak farklıdır. Anophelinae türleri su yüzeyine paralel (yatay) durmaları ile su yüzeyine eğik olarak asılı Culicinae larvalarından kolayca ayrılır.

Pupaların baş ve göğüs kısmı tek parça hâlinde birleşmiştir; abdomenin yarısı bir yapı olarak bu birliğe bağlanmıştır. Göz çiftleri oldukça büyüktür. Diğer böceklerdeki pupların aksine, sivrisinek pupları çok hareketlidir. Abdomenin vertikal hareketleri ile hızlı, fakat düz olmayan bir hareket meydana gelir. Su yüzeyinin hemen altında bulunurlar.

Sivrisinek larvası

Sivrisinekler tam başkalaşımlı böcekler olup 4 evreden geçerler: Suda geçen yumurta, larva, pupa evreleri ile karada geçen ve ergin evre.

Sivrisinekler doğru bilinenin aksine kışın da hangi evrede olursa olsun yaşayabilir. Yumurtadan çıkan sivrisinek yavrularının (larva ve pupa), büyüme evrelerini tamamlayabilmeleri için küçük bir su birikintisine ihtiyaç duyar. Bu, çamurlu bir yağmur suyu, bataklık, çeltik, havuz suyu ya da teneke kapta birikmiş bir su olabilir. Ancak durgun sular sivrisineklerin tercih sebebidir. Çünkü bu sular, içerdikleri fotosentez yapabilen bitki öbekleri sayesinde, oksijence zengindirler. Sivrisinek yumurtaları su bulunan her ortamda gelişebilirler, ancak bazı şartların sağlanması gerekir: Yumurtadan çıkacak olan larva, yetişkin bir sinek oluncaya kadar farklı evreler geçirecektir. Her evrede de yavru sineğin farklı ihtiyaçları olacaktır. Kuraklık ve aşırı sıcak da yumurtaların gelişimini engelleyebilir.

Bir sivrisineğin kan emmek için konukçusunu nasıl bulduğu tam olarak bilinememektedir. Kanda bulunan aminoasitlerin, eminlerin ve amonyağın karışımı cezbedicidir. En iyi cezbetme etkisinin nem ve sıcaklık olduğu bilinmektedir.

Geceleri sivrisinekler çoğu zaman görülemezler ve yalnızca tipik vızıltılarıyla kendilerini belli ederler. Henüz uyuyamamış insanları kısa süreli rahatsız eden bu vızıltılar, sivrisineklerde yaşamın devamı için önemlidir. Erkeğin kafasından çıkan 2 tane küçük ve tüylü duyargada bulunan çok sayıda duyu hücresinden meydana gelmiş Johnston organı, ses dalgalarının titreşimlerini alır ve ayırt eder. Bu tüylü duyargalar yalnızca dik durumdayken ses titreşimlerine karşı duyarlıdırlar. Johnston organı, eşeylerin bulunmasında çok önemlidir. Dişinin çıkardığı titreşimler belli bir rakamdan sonra (100-8000 titreşim/saniye) erkeklerde çiftleşme isteği yaratır. Erkeklerin sürü oluşturduğu evrelerde bu vızıltılar en üst seviyeye çıkar.

Larvaların besini algler, bir hücreliler ve detritusdur. Megarhinus larvaları kendi türlerine saldıracak kadar yırtıcıdır.

Ergin dişi ve erkeklerin besini bitki ve meyve sularından aldıkları şeker ve proteinden oluşur. Dişiler, yumurta yapabilmek için kan emmek zorundadır. Laboratuvar ortamında bitkisel besinlerle uzun süre yaşatılabilirler fakat yumurta elde edilemez. Familya türlerinin hepsi kan emmez; tamamen bitkisel beslenenler de vardır.

Taşıyıcılığı

[değiştir | kaynağı değiştir]

Sivrisinekler kan taşıdıkları için hastalık bulaştırma riski vardır. Örneğin sarıhumma, fil hastalığı ya da sıtma gibi parazit hastalıklarını sivrisinekler taşıyabilir. AIDS'e sebep olan HIV ise bu canlılarda gelişme ortamı bulamaz. Virüsler, sivrisinekler tarafından taşınmaz.

Pek çok doğal düşmanları vardır. Kurbağalar, balıklar, kertenkeleler, bukalemunlar, kuşlar, yarasalar ve böcek larvaları; sivrisinek ve larvalarıyla beslenirler.

Günümüzde sivrisineklerle mücadele için kimyasal ve fiziksel pek çok metot kullanılmaktadır. Ancak çok basit ve hızlı üremeleri nedeniyle etkin bir mücadele ile lokal temizliği mümkündür.

Sınıflandırma

[değiştir | kaynağı değiştir]